Hava yolu çalışanların artan enflasyon karşısında maaşlarının korunmaması gerekçesi ile greve gitmesinin ardından ulaşım ağının önemli bir konu olan demir yollarında da aynı eğilim kendisini gösterdi.
Son bir yıldır demir yolu şirketleri, işçi sendikaları ve İngiliz hükümeti arasındaki anlaşmazlık giderek büyüyor.
İngiltere’nin başkenti Londra’da yaklaşık 40 bin demiryolu çalışanı, iş kayıpları, çalışma koşulları ve emeklilik maaşlarındaki anlaşmazlıkları gerekçe göstererek, 27 ve 30 Temmuz’da greve gitmeye karar verdi.
Yolcular seyahat planlarını değiştirdi
AA’nın haberine göre ülkenin dört bir yanındaki yolcular, seyahat planlarını değiştirmek ve alternatif ulaşım araçlarını kullanmak zorunda kaldı.
Ülkenin en güçlü sendikaları arasında yer alan Tren, Denizcilik ve Taşımacılık Sendikası (RMT) ve Raylı Ağ Sendikası (Network Rail), çalışanların ücret ve çalışma koşullarının iyileştirilmesini talep ederek 24 saat boyunca iş bıraktı.
30 yılın en ciddi iş bırakması
Uzmanlar, kapsamı itibariyle grevi son 30 yılın en ciddi iş bırakması olarak tanımlarken, sendikalar bunun henüz bir başlangıç olduğunu, önümüzdeki günlerde yeni grevlerin planlandığı uyarısında bulunuyor.
30 Temmuz ve 13 Ağustos’ta tüm gün iki kez daha greve gidilecek
Son olarak sendikalar 30 Temmuz ve 13 Ağustos’ta tüm gün boyunca iki kez daha greve gitme kararı aldıklarını duyurdu.
İşçi sendikası Aslef’in Genel Sekreteri Mick Whelan, “Greve gitme kararı almamıza şirketler neden oldu. Bu şirketleri de (iktidardaki) Muhafazakar Parti yönlendirdi. Hayat pahalılığı ile uyumlu bir ücret artışı talep ediyoruz. 2021 yılında satın alabildiklerimizi, 2022 yılında da alabilir durumda olmak istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
İngiliz hükümeti sendikaların grev kararlarını eleştiriyor
Ulaştırma Bakanı Grant Shapps sendikalarla herhangi bir görüşme yapmayacağını söylerken, ülkede Başbakanlık koltuğunun iki adayından biri konumunda olan Dışişleri Bakanı Liz Truss ise sendikaların grev kararlarını “militan eylemler” olarak tanımladı.
