Beyin tümörünün bulunduğu yere göre 20 belirtisi

Tümörler kontrol dışı büyüyen hücre kümesi tarafından oluşturulur. Bir tümör mutlaka kanser değildir, iyi huylu olabilir. Kanser, bazen kötü huylu bir tümör olarak adlandırılan bir tümör türüdür. Beynin tüm alanları tümör oluşumundan etkilenebilir.

Beyinde, beyin hücrelerinden gelişen tümörler, yani birincil beyin tümörleri, kanserlerin yüzde 1’ini temsil eder ve kanser ölümlerinin önde gelen nedenidir. İkincil veya metastatik beyin tümörü ise başlangıçta başka bir organda (en sık meme, akciğer, böbrek veya cilt) gelişen bir tümörden kanser hücrelerinin yayılmasından gelir.

Glial hücreler, sinir hücreleri olan nöronların dışındaki, onları destekleyici hücrelerdir. Birkaç çeşit glial hücre vardır. Kimyasal ve elektriksel düzenleme yoluyla reaksiyonlara katılırlar. Ayrıca sinir liflerini kaplayan miyelin üretiminden de sorumludurlar. Örneğin multipl sklerozda miyelin sentezinde bir bozukluk olur ve çeşitli sağlık sorunları ortaya çıkar.

Beyin tümörü nasıl oluşur?

Glial hücreler, beyin tümörlerinin oluşumunda en sık rol oynayan beyin hücreleridir. Glial hücrelerden sonra gliomalar gelir. Gliomalar vücudun geri kalanına yayılmazlar ve metastaz yapamazlar. Birkaç türü vardır:

– I, II ve III derece astrositomlar. Bir tür yıldız şeklindeki glial hücre olan astrositlerden köken alırlar.

– Başka bir glial hücre türü olan oligodendrositlerden gelişen oligodendrogliomlar. Nadir bir formdur.

– Derece IV glioblastoma veya astrositom. En sık yetişkinlerde görülür.

Beyin tümörü belirtileri

Belirtiler, beyindeki tümörün boyutuna ve konumuna bağlıdır. Beynin her bölgesinin belirli işlevleri vardır ve gelişen tümörle birlikte bunların işlevsizliği belirli sorunlara yol açar:

Ön Lob

– Hafıza bozukluğu

– Dikkat sorunları

– Davranış sorunları

– Dil ve motor problemler

Temporal Lob

– Hafıza sorunları

– Yemek yemede sorunlar

– Sosyal sıkıntılar

– Cinsel davranış bozuklukları

Beyin Sapı

– Solunum sorunları

– Kalp rahatsızlıkları

Beyincik

– Denge bozuklukları

– Koordinasyon sorunları

– Hareket hassasiyeti

Parietal Lob

– Duyu bozuklukları

– Yürüme sorunları

– Görme bozuklukları

– İşitme sorunları

Ayrıca, bir kitlenin varlığı beynin diğer bölgelerini sıkıştırabilir ve tümörün yeri ile ilgisi olmayan fonksiyonları dolaylı olarak etkileyebilir. Kafatasının içindeki artan basınç sık ve yoğun baş ağrılarına, bulantı ve kusmaya ve hatta epileptik nöbetlere neden olabilir.

Beyin tümörü teşhisinden sonra yapılması gerekenler

‘Dikkatli bekleme’, ‘aktif izleme’ ve ‘gözetim’ düşük dereceli beyin tümörleri teşhis edildiğinde en yaygın olarak kullanılan bir takip yönteimidir.

Yavaş büyüyen bir beyin tümörü teşhis edildiğinde, aktif tedavi genellikle ilk öneri değildir. Bir uzman size beyin tümörünüz olduğunu söylediğinde ve ameliyat, kemoterapi veya radyasyon tedavisi gibi aktif bir tedavi programı önermek ve tarif etmek yerine yapılacak en iyi şeyin bekleyip izlemek olduğunu eklediğinde, kendinizi korku ve endişe gibi kötü duygular içinde bulabilirsiniz. Sağlık durumumuzla ilgili daha fazla komplikasyondan kaçınmak için bazı hastalıkların derhal tedavi edilmesi gerektiği fikrine alışkınız. Bir şeyin olmasını izlemek ve beklemek garip görünebilir, ancak bazı durumlarda sürekli izleme en iyi yöntemdir.

Aktif gözetimin faydaları vardır. Bir beyin tümörü yavaş büyüyorsa, tümörün tedavinin daha etkili olacağı bir aşamaya gelmesini beklemek en iyisi olabilir. Ayrıca tümörün izlenmesi ve hiçbir aktif tedaviye ihtiyaç duyulmaması da ihtimaller arasındadır.

Ayrıca, bir beyin tümörü teşhisi sonrasında bekleme durumundaysanız, aşağıdaki adımları atabilirsiniz:

– Haftada en az 3 kez fiziksel aktivite yapın.

– Sağlıklı beslenin.

– Stres seviyenizi yönetin.

– Vücudunuzdaki herhangi bir değişikliğe dikkat edin, herhangi bir yeni belirtiyi doktorunuza bildirin.

– Kan testlerinizi ve taramalarınızı planlandığı gibi yaptırın.

– Aktif tedaviye ihtiyaç duyulursa sonraki adımların ne olacağını bilin, doktorunuzdan bilgi alın. İyi bilgilendirilmiş olmak, kendinizi daha kontrollü hissetmenizi sağlayacaktır.

Beyni güçlendiren 11 besin

Yakından izleme döneminde ve öncesinde dikkatli bekleme çok önemlidir. Bazı yiyecekler beyinde son derece iyi çalışır ve hafıza, konsantrasyon ve daha fazlası gibi beyin fonksiyonlarını artırmaya yardımcı olur.

Bu gıdaların çoğu, bunamaya karşı korunmaya yardımcı olabilecek omega 3 yağları ve iltihabı azaltan, beyne oksijen ve kan akışını artıran antioksidanlar açısından zengindir. Bu 11 besin beyin, hafıza ve ruh hali için harikadır.

Orman Meyveleri

Yaban mersini, çilek ve böğürtlen orman meyveleri son derece besleyicidirler, iltihabı azaltabilir ve beyin hücrelerini koruyabilirler. Araştırmalara göre yaban mersini en etkili olanıdır ancak çilek, siyah kuş üzümü, böğürtlen, dut ve ahududu da beyin sağlığı üzerinde faydalı bir etkiye sahiptir.

Ceviz

Beyin üzerinde iyi çalışan pek çok kuruyemiş türü, beyni oksidatif stresten (vücutta hücre ve doku hasarına yol açabilen bir dengesizlik) koruyan E vitamini bakımından zengindir. Ceviz özellikle hafızanın güçlenmesine ve öğrenmeye yardımcı olur. Cevizin yanı sıra beyin sağlığı için en iyi kuruyemişler antep fıstığı, badem ve fındıktır.

Somon

İnsan beyninin neredeyse yüzde 60’ı yağdan oluşur, bu nedenle iyi çalışması için çok miktarda sağlıklı yağa ihtiyacı vardır. Somon, son derece iyi ve sağlığa faydalı balık türlerinden biridir.

Yumurta

Yumurtalar kahvaltıların vazgeçilmezidir ve sinirlerin ve beynin düzgün çalışması için ihtiyaç duyduğu temel besinler açısından zengindir.

Sebzeler

Sebzeler, sağlıklı beslenmenin ayrılmaz bir parçasıdır. Özellikle koyu yeşil yapraklı sebzeler, beyni bilişsel gerilemeden koruyan yüksek düzeyde besin içerir. Yapılan araştırmalar, günde bir porsiyon yeşillik yemenin yaşa bağlı hafıza kaybını yavaşlattığını gösteriyor. Ispanak, lahana, marul ve roka gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler diyetten eksik edilmemelidir.

Kabak Çekirdeği

Kabak çekirdeği son derece sağlıklıdır ve çinko bakımından zengindir, bu da beyin hücreleri arasındaki iletişimi düzenlemeye yardımcı olur.

Kahve

Kahvedeki kafein daha iyi konsantrasyon, daha iyi ruh hali, artan enerji ve bilişsel düşüşün önlenmesi ile ilişkilidir. Ancak aşırı alım mide tahrişine, baş ağrısına ve uykusuzluğa neden olabileceğinden kafein ölçülü tüketilmelidir.

Yeşil Çay

Yeşil çayın hafızayı ve dikkati geliştirdiği gösterilmiştir. Bu kısmen kafeinden kaynaklanır, ancak yeşil çay ayrıca L-theanine adlı bir bitki kimyasalı içerir ve bu da kişinin daha sakin ve daha az gergin hissetmesini sağlar.

Portakal

Portakallar, ruh hali ve hafızada çok önemli bir rol oynayan C vitamini açısından zengindir. Ayrıca biber, çilek ve brokoli de bu vitaminden zengindir. C vitamini felç, Alzheimer hastalığı, Parkinson hastalığı ve Huntington hastalığına karşı koruma sağlar.

Zerdeçal

Zerdeçalın bir takım sağlık yararları vardır ve Alzheimer hastalığına karşı savaşmaya yardımcı olabileceği bulunmuştur. Araştırmalar ayrıca zerdeçalın hem hafızayı hem de konsantrasyonu iyileştirebileceğini göstermiştir.

Bitter Çikolata

Bitter çikolatalar sütlü ve beyaz çikolatadan çok daha sağlıklıdır. Bitter çikolata, iltihap önleyici ve antioksidan özelliklere sahip bitki maddeleri içerir. Bitter çikolata hafızayı, beyne giden kan akışını ve oksijen seviyelerini iyileştirir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir